İlerlemenin En İyi Yolu Hayatta İleri Gitmiş ve Çözüm Bulmuş Olanlardan Öğrenmektir
Tim Ferriss 2017’de 40 yaşına girdiğinde garip ve son derece yıkıcı bir şey yaşadı; arkadaş çevresindeki birçok kişi kısa bir süre içinde art arda öldü. Üniversitedeyken kendisi de ölümden kıl payı kurtulmuş olan Tim Ferriss, 40 yaşına kadar yaşayabileceğini hiç düşünmemişti. 40. doğum gününde, 40 yaşından sonraki hayatı için kesinlikle hiçbir planı olmadığını fark etti.
Ve tıpkı hayattaki bazı önemli anlarda olduğu gibi – üniversite mezuniyeti, orta yaş krizi, emeklilik vb. sorular Tim Ferriss’in zihninde belirmeye başladı:
- Hayalleri ve hedefleri gerçekten onun muydu?
- Aşırı ve yetersiz planlamadan dolayı hayatın ne kadarını kaçırmıştı?
- Kendisine nasıl daha nazik ve cömert davranabilirdi?
- Önemsiz şeylere nasıl daha iyi hayır diyebilir ve gerçekten sevdiği şeylere nasıl evet diyebilir?
- Hayatını ve önceliklerini en iyi şekilde nasıl yeniden değerlendirebilir?
- Dünyaya bakışını değiştirmesinin ve dünyadaki yerini yeniden değerlendirmesinin bir yolu var mı?
Yazar, cevapları bulmak için genç, gelecek vaat eden dahilerden ikonlara kadar dünyanın en olağanüstü üst düzey performans gösterenlerine ulaşmaya karar verdi. Bu yazımız, Tim Ferriss’in bu yüksek başarılı kişilerden aldığı cevapların -pratik ve taktiksel yaşam tavsiyelerinin- bir ürünüdür. “Akıl Hocaları Kabilesi”, mutlu ve başarılı bir hayat sürmenin en iyi yollarına ilişkin tavsiyelerin bir derlemesidir.
Hayatta amacınız ne olursa olsun ister üretkenliğinizi artırmak, ister daha sağlıklı olmak, ister sıkışmışlıktan kurtulmak ya da kendinizi yeniden keşfetmek olsun, benzer bir yolda yürümüş ve notlar almış birileri mutlaka vardır.
Bu yazımızda, bu akıl hocalarının hayat hakkında söylediklerinin özüne dair bir fikir edineceksiniz.
Vazgeçmekte Acele Etmeyin; Başarısızlıkların Sizi Hayatta Daha Sonra Başarılı Olmaya Hazırlayan Bir Yolu Vardır
“The War of Arts” kitabının yazarı Steven Pressfield, bu yazıda yer alan ve başarısızlığı bir sıçrama tahtası olarak kullanan dirençli akıl hocalarından biridir. Steven Pressfield ünlü bir yazar olmadan önce kitaplarını yayınlatmak için yıllarca başarısızlıkla uğraştı. Kitaplarını yazmak için ne kadar çaba ve zaman harcarsa harcasın, yayıncılar onlarla ilgilenmiyordu.
Yayıncılar tarafından 15 yıl boyunca reddedilen Steven, bir süreliğine işleri askıya almaya, Hollywood’a taşınmaya ve senaryo yazarlığı eğitimi almaya karar verdi. Hollywood’daki ilk günlerinde bazı başarısızlıklarla karşılaşmış olsa da bu karar onu kitap yazma konusunda bir profesyonel haline getirdi ve bugün elde ettiği başarıların yolunu açtı.
Hayatta sık sık başarısızlıktan korkarız ve böyle yaparak istemeden de olsa başarının cesaretini kırarız. Gerçek şu ki, başarısızlık kaçınılmazdır ve hayat yolculuğu, hiç kimsenin pürüzsüz bir sürüşün tadını çıkaramayacağı sayısız zorluklarla doludur. Burada bize düşen görev, bu engelleri aşma konusunda daha iyi olmaktır. Başarısızlığı her zaman büyüme ve gelişme için bir fırsat olarak görün. Hayatta yaşadığınız başarısızlıklar, daha başarılı bir geleceğin yolunu açar.
En azından başarısızlık, doğru yapmadığınız bir şeyler olduğunu fark etmenizi sağlar ve sizi gelişmek için motive eder.
Tenis şampiyonu Maria Sharapova’ya göre kaybetmek sizi kazanmaya hazırlar. Beş kez Grand Slam kazanan ve Olimpiyat madalyası sahibi olan Sharapova, kaybetmenin insanı zaferlerin yapamayacağı şekilde düşündürdüğüne inanıyor.
Gerçekten de, hayatın herhangi bir noktasında kaybettiğinizde ya da başarısız olduğunuzda, cevaplara sahip olduğunuzu hissetmek yerine sorular sormaya başlarsınız. Ve sorular pek çok olasılığın kapısını açar. Sorularınıza yanıt bulmaya çalışırken, nihayetinde bu kayıpları nasıl zafere dönüştüreceğinizi keşfedeceksiniz.
Büyük Fırsatlar Nadiren Göze Çarpar; Hayata Açık Fikirli Bir Yaklaşım Sergileyin
Fırsatlar pek çok şekilde ve pek çok yoldan karşımıza çıkar ve çoğumuz bu fırsatların çoğunu yakalamak bir yana, fark etmekte bile zorlanırız.
İster en iyi işi, müşteriyi, ortağı ya da yeni iş fırsatını arıyor olun, ilk gördüğünüzde sizi büyülemesi pek olası değildir. Gerçek şu ki, en iyi fırsatlar ilk başta dikkatinizi bile çekmeyebilir. Çoğu zaman, harika fırsatlar yüzeyde her zaman çekici değildir.
Girişimci ve yazar Scott Belsky’ye göre, bir fırsatı harika yapan şey, genellikle yüzeyin altında bulunan, beraberinde getirdiği faydadır. Potansiyel faydalar çok bariz ve açık olsaydı, fırsat çoktan değerlendirilmiş olurdu.
Hayatınızla ilgili önemli kararları yalnızca gördüklerinize ve önceden sahip olduğunuz inançlara dayanarak vermeyin. Kararlarınızı şu anda gördüklerinize ve bildiklerinize bağlarsanız vizyoner olamaz veya toplumunuzda ya da genel olarak dünyada büyük etkiler yaratmayı arzulayamazsınız.
Kendi şansınızı yaratmanın tek yolu daha esnek olmaktır – doğru fırsat için bir şeylerden vazgeçmeniz bile gerekebilir.
Hayata açık fikirlilikle yaklaşın ve etrafınızdaki dünya için farkındalık geliştirin. Çoğumuz, sırf önceden var olan standartlarımıza uymadıkları için büyük fırsatları kaçırıyoruz.
İnsanların kariyerleriyle ilgili önemli ve kritik kararlar verirken ne kadar tembel olduklarını görmek şaşırtıcıdır. Bir ekibe katılmak ya da bir şirkette çalışmaya başlamak için o şirketin ne olduğuna değil, ne olmasına yardımcı olabileceğinize inandığınıza bakın. Scott Belsky’nin de belirttiği gibi, bir şeye katılmak yerine bir şey yapmaya istekli ve hazır olmanız anlamında bir “kurucu” olun.
Özünde, hayatın en büyük fırsatları kendi programlarına göre işler, sizin değil. Fırsatlardan açık ya da uygun oldukları zaman değil, önünüze çıktıkları zaman yararlanmalısınız.
Asla Yanlış Taahhütlere Girmemek İçin Hayır Demeye Devam Etmelisiniz
Başarı kazanmaya başlayan herkesin karşılaştığı en büyük sorunlardan biri, fırsatlarla boğuşmak zorunda kalmaları ve hayır demenin evet demekten daha önemli hale gelmesidir. Uzmanlık alanınızda ne kadar başarılı olursanız ve öne çıkan bir figür haline gelirseniz, o kadar çok insan dikkatinizi çekmek için yaygara koparacaktır.
Bu durum genellikle büyük bir mesleki gelişim kaydetmek üzere olduğunuz ve düşünmenin çok önemli hale geldiği zamanlarda yaşanır. İşte o zaman insanlar her türlü alakasız talebi üzerinize yıkarak dikkatinizi önemli olandan uzaklaştırmaya çalışacaktır.
Gerçek şu ki, evet demek kolaydır. Hayır demek ise zordur. İnsanların bizim hakkımızda ne düşündüklerini ve bizi nasıl gördüklerini önemsemek insan olarak doğamızda vardır. Bu yüzden çoğumuz hayır demeyi son derece zor buluruz. İnsanları hayal kırıklığına uğratmak ya da kızdırmak istemeyiz, böylece bizi eleştirmezler.
Hayallerinizi canlı tutmak ve günlerinizin ardından her zaman tatmin duygusu yaşamak için, sürekli hayır demenin yollarını bularak taahhütlerinizi kontrol altında tutmalısınız. Önemli görevlere odaklanabilmek için önemsiz görevlere kibarca hayır demeyi öğrenmelisiniz.
Apple’ın kurucu ortağı ve eski CEO’su Steve Jobs’a göre odaklanmak, odaklanmanız gereken şeye evet demekten ibaret değildir. Odaklanmak aslında, esas olan o tek fikre odaklanabilmek için mevcut olan diğer yüzlerce iyi fikre hayır demek anlamına gelir. Dikkatli seçmelisiniz.
Asla zorunluluktan ya da insanların duygularını incitmekten korktuğunuz için evet demeyin. Zorunluluktan dolayı çok fazla şey yapmak sizi tüketebilir.
Duygusal olarak yapmayı kabul ettiğiniz şeyi yapmayı bitirdiğinizde, başka bir şeyin zaten sizi beklediğini keşfedeceksiniz. Her şey söylenip bittiğinde, sizin için önemli olan şeyleri yapmak için çok az zamanınız kalacaktır.
Bunu biliyor muydunuz? Tim Ferris’in “Akıl Hocaları Kabilesi” için görüşmeyi planladığı üst düzey vizyonerlerin çoğu, bazılarıyla oldukça yakın olmasına rağmen teklifini reddetti. Red mektupları o kadar iyi yazılmıştı ki, Ferris bunları kitabına dahil etmek zorunda kaldı çünkü bunlar ona bağlılık hakkında çok şey öğretti.
Meşgul Olmak Bir Karardır; Sadece Zaman Ayırdığınız Şeyler İçin Zamanınız Vardır
Hepimizin yapmak istemediğimiz şeyleri bahane etmek için birçok yolu vardır. Bu yollardan biri de “Zamanım yok, çok meşgulüm” demek.
Muhtemelen bu cümleyi sayısız kez taahhütlerden kaçmak için kullanmışsınızdır ve bunu gerçekten makul bulursunuz. Ancak asıl soru, meşgul olduğunuzu iddia ettiğiniz tüm o zamanlarda gerçekten meşgul müydünüz?
Artık meşgul olmayı en haklı mazeretlerden biri olarak gören bir toplumda yaşıyoruz. Yapmak istemediğimiz hiçbir şeyi yapmamak için “çok meşgulüm” bahanesini kullanmak bir norm haline geldi. Bu tür bir zihniyetle ilgili sorun şudur: Herhangi bir nedenle önemli bir şeyi yapmamak için bahanelerinizi haklı çıkarmaya devam ederseniz, o işi asla yapamazsınız.
Tim Ferriss’in akıl hocalarından biri olan Debbie Millman “çok meşgul” kavramına inanmıyor. Design Matters’ın kurucusu ve sunucusu, meşgul olmanın bir karar olduğunu ileri sürüyor. İnsanların bir şeyi neden yapamadıklarını gerekçelendirmek için kullandıkları tüm bahaneler arasında “çok meşgulüm” bahanesinin en gerçek dışı ve en tembel olanı olduğuna inanıyor.
Ve evet, o haklı. Sorun şu ki, çoğumuz meşgul olmakla üretken olmayı birbirine karıştırıyor ve bunların hiçbir şekilde aynı şeyler olmadığını bilmiyoruz. ‘Meşguliyetin’ iş anlamına gelmediğini bilmeniz gerekir. Önemsiz şeylerle meşgul olurken önemli olanlara dokunmayabilirsiniz.
Gerçek şu ki, yapmak istediğimiz şeyleri yaparız ve yapmamayı tercih ettiğimiz şeyleri es geçeriz. Bir şeyi yapmak için çok meşgul olduğumuzu söylediğimizde, bu “yeterince önemli değil” demenin gerçekten ince bir yoludur. Bu, daha önemli olduğunu düşündüğünüz başka bir şey yapmayı tercih edeceğinizi ima eder. Ve çoğu zaman bu “şey” uyumak, video oyunları oynamak, arkadaşlarla takılmak ya da televizyon izlemek olabilir.
Meşgul olmayı bir şeyi yapmamak için bahane olarak kullanırsanız, özünde bunun bir öncelik olmadığını söylemiş olursunuz.
Basitçe söylemek gerekirse, zaman ayırdığınız şey için zamanınız vardır. Bir şeyi yapmak için zaman bulmaya çalışmak yerine, ona zaman ayırmaya çalışın. Bu en üretken yaklaşımdır.
Arzuladığınız Özgürlüğe Kavuşmak İçin Disiplinli Bir Yaşam Tarzı Sürdürmelisiniz
Özgürlük hepimizin arzuladığı bir şeydir. Herkes fiziksel ve zihinsel olarak özgür olmak ister. Ayrıca finansal olarak özgür olmak ve kendimize daha fazla boş zaman ayırmak isteriz. Ancak asıl soru, bu özgürlüğü tam olarak nasıl elde edeceğimizdir? Özgürlük nereden gelir?
Tim Ferriss’in de akıl hocalarından biri olan “Extreme Ownership” kitabının yazarı Jocko Willink’e göre cevap disiplinden geçiyor. Evet, disiplinli bir yaşam tarzı sürmek gerçekten özgür olabilmemizin tek yoludur.
Disiplin ve özgürlük birbiriyle tamamen alakasız gibi görünür ve hepimiz her ikisini de yelpazenin zıt taraflarında görürüz. Ancak gerçekte birbirleriyle çok bağlantılıdırlar. Hepimiz bir günde sahip olduğumuz 24 saat içinde istediğimiz gibi hareket edebilmek ve yaşayabilmek isteriz- hepimiz özgürlüğü arzularız. Ve bu özgürlüğü elde etmenin tek yolu disiplinden geçer.
Örneğin, finansal özgürlük istiyorsanız, hayatınızda uzun vadeli finansal disiplin uygulamanız gerekir. Hepimiz zengin ve mali açıdan bağımsız olmak isteriz, ancak herkes bu fedakarlığı yapamaz. Birikimlerinize sadık kalmak ve harcamalarınızı kısmak disiplin gerektirir. Uzun vadeli yatırımlar yapmak daha da büyük bir disiplin gerektirir.
Daha fazla boş zaman istiyorsanız ve her gün 24 saatten en iyi şekilde yararlanmak istiyorsanız, daha disiplinli bir zaman yönetimi stratejisi geliştirmeli ve uygulamalısınız.
Dikkat dağıtıcı bir çağda yaşıyoruz. Etrafımızda, baktığımız her yerde, evde, işte, telefonlarımızda ve bilgisayarlarımızda dikkat dağıtıcı şeyler var. Hayatınıza hiçbir değer katmadan zamanınızı tüketen şeylere kocaman bir ‘Hayır’ diyebilmek için bilinçli olarak disiplinli bir alışkanlık geliştirmeniz gerekir.
Dahası, fiziksel olarak özgür olmak, istediğiniz gibi hareket etmek ve kötü yaşam tarzı seçimlerinin neden olduğu birçok sağlık sorunundan kurtulmak istiyorsanız, o zaman disiplin gitmeniz gereken tek yoldur. Abur cubur yemeyi bırakmak, sağlıklı yiyecekler yemek ve etkili bir egzersiz rutinine bağlı kalmak için disiplini geliştirmeniz gerekir.
Disiplin ve özgürlük el ele gider çünkü hepimizin arzuladığı özgürlüğü elde etmenin tek yolu disiplindir. Bu, hayatın her alanında geçerli olan basit ama temel bir ilkedir: daha fazla özgürlük istiyorsanız, daha disiplinli bir alışkanlık geliştirin.
Disiplin eşittir özgürlük- Jocko Willink
İnsanlardan Kariyerinizle İlgili Tavsiye ve Öneriler Alırken Dikkatli Olun
“Akıl Hocaları Kabilesi” dünyanın dört bir yanındaki son derece başarılı kişilerin tavsiyeleriyle dolu. Ancak Tim Ferriss’in bu yazımızın hemen başında açıkça belirttiği bir şey var ki o da bu tavsiyelerin hepsinin sizin için yararlı olmayacağı. Tim’in akıl hocalarından gelen tavsiyelerin sadece küçük bir kısmı hayatınızda önemli bir etki yaratacak, ancak çoğu sizin durumunuza asla uygulanmayacaktır.
Aynı şey, profesyonel ve kişisel yaşamınız söz konusu olduğunda insanlardan tavsiye almak için de geçerlidir. İnsanların bir konuda tavsiyesini almadan önce, tavsiyenin sizin koşullarınızla ve kim olduğunuzla ne kadar ilgili olduğunu düşünün ve ardından tavsiyeye uyup uymayacağınıza karar verin.
İnsanlar sizin için en iyi olduğunu düşündükleri şeye ya da sizin kim olduğunuza ve ne olmanız gerektiğine dair bilgilerine dayanarak tavsiyelerde bulunurlar. Hayatınızda ne kadar başarılı olabileceğinize dair sınırlar koyarlar ve istemeden de olsa bu sınırlamaları size dayatırlar. Bu nedenle, diğer insanların düşüncelerinin hayatta ne kadar ileri gidebileceğinize bir sınır koymasına izin vermemek için çok dikkatli olmalısınız.
Herhangi bir tavsiyeyi almadan önce, durumunuza uygun olup olmadığını değerlendirdiğinizden emin olun.
Genel olarak konuşmak gerekirse, bazı tavsiyeler iyi olabilir, ancak bu sizin için iyi oldukları anlamına gelmez. Diğer insanlar bu tür tavsiyeleri uygulayıp hayatlarını iyi yönde değiştirebilirken, bu tavsiyelere uymanız sizi daha da derine götürebilir.
Tavsiyeyi aklınızda tutarak, durumunuzu, olası seçeneklerinizi ve ilgili ödünleşimleri dürüst bir şekilde değerlendirin. Bunu yapmak her şeyi çok net görmenizi sağlayacak ve bu ‘iyi’ tavsiye ya da önerinin gerçekten sizin için iyi olup olmadığına karar vermenize yardımcı olacaktır.
Yazarlara sözde uzmanlar tarafından verilen tavsiyelerin neredeyse tamamı yanlıştır. Çünkü neredeyse tamamı, yazar adayına yazmaya başlamadan önce pazarlama konusunda bir tür hesaplama yapmasını söyler. Ama bu gerçekten hiç mantıklı değil. Bu yüzden yazarlara her zaman meraklarını, takıntılarını ve hayranlıklarını takip etmelerini söylerim- Brian Koppelman
Biliyor muydunuz? İyi ve kötü tavsiye arasındaki farkı anlayabilmek için genel muhakeme yeteneğinizi sürekli geliştirmeniz gerekir. Bu da karar verirken duygularınızın ön plana çıkmasına izin vermemeyi gerektirir.
Sonuç olarak
Hayatta başarmayı hedeflediğiniz şey ne olursa olsun, ister üretkenliğinizi artırmak, ister daha sağlıklı olmak, ister sıkışmışlıktan kurtulmak ya da kendinizi yeniden keşfetmek olsun, dışarıda benzer bir yolda yürümüş ve notlar almış birileri mutlaka vardır. Bu yüzden yapmak istediğiniz şeyi yapmış insanları bulun ve onların yaşam deneyimlerinden ders alın.
Hayata karşı olumlu ve geniş bir bakış açısına sahip olun ve fırsatlara açık olun. Kararlarınızı şu anda gördüklerinize ve bildiklerinize bağlarsanız vizyoner olamazsınız. Açık fikirli olun ve önünüze çıkan fırsatları kucaklamaya her zaman hazır olun.
Dahası, işler her zaman planlandığı gibi gitmez; başarısızlık kaçınılmazdır ve hayat yolculuğu sayısız zorluklarla doludur, hiç kimse sorunsuz bir yolculuğun tadını çıkaramaz. Yüksek başarı elde etmenin ve hayattan en iyi şekilde yararlanmanın anahtarı, hayal kırıklıklarını nasıl tersine çevireceğinizi öğrenmek ve bunları kendi yararınıza kullanmaktır.
Hayatta karşılaştığınız her engeli, her gerilemeyi bir adım öne çıkmak için bir şans olarak görün. Başarısızlık size muazzam bir özgürlük verir. Bir kez dibe vurduğunuzda, daha fazla düşemezsiniz, bu yüzden yukarıdan başka gidecek yeriniz yoktur.
Kaybedecek hiçbir şeyiniz kalmaz, dolayısıyla fikirlerinizi özgürce ifade edebilir, gerçekten yapmak istediğiniz şeyi yapabilirsiniz. Ve gerçekten yapmak istediğiniz şeyi yaparken, neşe ve sınırsız özgürlük bulacaksınız. Korku yok. Sadece istediğinizi yapmanın muazzam mutluluğunu yaşayacaksınız.
Her başarısızlıkla birlikte büyük fırsatlar gelir. Başarısızlık yaşadığınızda hayal kırıklığına uğramak ve pes etmek yerine, nerede gelişmeniz gerektiğini bulun ve gerekli önlemleri alın.
Bunu deneyin
Daha fazla boş zaman istiyorsanız, gününüzü planlayarak ve planınızı harfiyen uygulayarak zamanınızı mantıklı bir şekilde yönetmelisiniz. Fiziksel olarak istediğiniz gibi hareket etmekte özgür olmak ve kötü yaşam tarzı seçimlerinin neden olduğu birçok sağlık sorunundan kurtulmak istiyorsanız, sağlıklı beslenme ve etkili bir egzersiz rutinine bağlı kalma disiplinini geliştirin.
