Başarıya giden yolun basit olduğuna hep inanmışımdır: Herkesten daha çok çalış, her gün işine git ve sonunda başarıya ulaş. Bu zihniyet, lise yıllarında oynadığım basketbol sevgimden geliyordu.
En sevdiğim oyunculardan biri Kobe Bryant’tı. O her zaman herkesten önce işine gitmekten, fazladan saatler çalışmaktan ve spor salonundaki tüm oyunculardan daha çok çalışmaktan bahsederdi. Örneğin, Bryant’ın şu sözünü çok seviyorum: “Kazanmanın yollarını bulmaya takıntılı olun. İş ahlakı, iyiyi mükemmelden ayırır.”
Bu zihniyet, kariyerimin ilk yıllarında işe yaklaşımımı şekillendirdi.
Her şey,
- TEKRARLAR YAPMAK,
- HERKESTEN DAHA ÇOK ÇALIŞMAK VE
- SONUÇLARIN GELECEĞİNE GÜVENMEKLE
ilgiliydi.
Bu zihniyet benim için çok işe yaradı. Çünkü öğrenmek ve kendini geliştirmek için kestirme yol yoktur. Hala saatlerce çalışmak gerekir. Ancak gayrimenkul ve hisse senetlerine yatırım yapmaya başladığımda, benim için çalışmak yerine benim için çalışan paranın ne kadar hızlı büyüyebileceğini gördüm. Bu benim için bir aydınlanma oldu. Zenginliğin sadece çabadan gelmediğini fark ettim. Zenginlik, mülkiyetten gelir. Varlıklarınız olduğunda, bunlar siz uyurken veya tatildeyken bile 24 saat sizin için çalışır.
Bu, kaldıraçın gerçek anlamını ilk kez anladığım andı. (Senin adına çalışan şeyler…)
Aslında, 2022’de net değerim, işimden elde ettiğim gelirden daha çok sermaye kazançları sayesinde arttı. Bu değişim, iş ve zenginlik hakkında inandığım her şeyi yeniden düşünmemi sağladı.
Sonra 2024’ün sonlarında, işimde de aynı modeli gördüm.
- Araştırmayı hızlandırmak,
- Görevleri otomatikleştirmek ve
- Fikir üretmek için yapay zekayı kullanarak,
kaldıraç etkisinin sadece yatırımlarımda değil, çalışma şeklimde de doğrudan geçerli olduğunu fark ettim.
Doğru araçlarla, çalışma saatlerimi artırmadan verimimi katlayabilirdim.
En zengin insanlar sadece daha çok çalışmazlar. Çabalarını artırmak için araçlar, teknoloji ve sermaye kullanırlar. Bu, kaldıraç gücüdür ve bunu anladığımda, çalışma şeklim ve zenginlik hakkındaki düşüncelerim tamamen değişti.
Naval Ravikant yıllardır bu konsepti tartışıyor. Naval, zenginlik yaratma, kişisel özgürlük ve kaldıraç hakkındaki fikirleriyle tanınan bir girişimci ve yatırımcıdır. Kaldıraç etkisini üç forma ayırır:
- Emek,
- Sermaye Ve
- Kod Veya Medya.
Ana mesajı basittir: Sürekli çalışmadan servet oluşturmak istiyorsanız, kaldıraç etkisi oluşturmanız gerekir.
Naval bunu açıkça şöyle ifade eder: “Zamanınızı&Emeğinizi Kiralayarak Zengin Olamazsınız. Finansal özgürlüğünüzü kazanmak için hisse senedi, yani bir işletmenin bir parçası olmalısınız.”
Bu fikir, James Dale Davidson ve Lord William Rees-Mogg’un The Sovereign Individual (Egemen Birey) adlı kitabından alınan derslerle de bağlantılıdır. 1997 yılında yayınlanan kitap, teknolojinin geleneksel iş yapış biçimlerini nasıl altüst edeceğini, hükümetleri nasıl zayıflatacağını ve bireylerin eski sistemlerin dışında kendi servetlerini oluşturmalarını nasıl sağlayacağını öngörmüştür. Yazarlar, doğru araçlara ve zihniyete sahip herkesin, gelirini, varlıklarını ve geleceğini doğrudan kontrol eden egemen bir operatör haline gelebileceği bir gelecek öngörmüştür.
Naval ve The Sovereign Individual adlı bu iki kaynak, kendi hayatımda gördüklerimi anlamam için gerekli dili ve çerçeveyi bana sağladı. Teknolojiyi kullanarak ölçeklenebilir bir şey yarattığım her seferinde, ister kitap, ister çevrimiçi kurs, ister dijital ürün olsun, kaldıraç etkisini kullanıyordum. Para harcamak yerine bir varlığa yatırım yaptığım her seferinde, kaldıraç etkisini kullanıyordum.
Kaldıraç etkisi sadece üretkenliği artıran bir yöntem değildir. Modern servetin temelidir.
Kaldıraç Nedir?
Naval kaldıraç etkisini üç şekilde açıklar:
- Emek: Başkalarını sizin için çalıştırmak.
- Sermaye: Para kazanmak için parayı kullanmak (Yatırım, paradan para kazanmak).
- Kod ve Medya: Sizin için sonsuza kadar çalışacak yazılım (e-mail sistemi-pazarlama), içerik veya fikri mülkiyet gibi şeyler yaratmak.
En büyük değişim bugün, sonuncu kaldıraç biçimi olan yazılım ve medyada yaşanıyor. Geçmişte, kaldıraç oluşturmak için çalışanları işe almak veya sermaye artırmak gerekiyordu. Bugün ise yapay zeka ve dijital araçlar sayesinde, herkesin iznine ihtiyaç duymadan kitap, kurs, yazılım veya içerik gibi ölçeklenebilir ürünler yaratmak mümkün.
Naval buna izinsiz yaratım diyor ve bu büyük bir değişimdir. Artık bir kişi, bir dizüstü bilgisayarla milyonlara ulaşan, zenginlik yaratan ve zamanla büyüyen işler üretebilir, buna kapı bekçileri veya aracılar gerekmez.
Naval’ın dediği gibi: “Servet için kaldıraç gerekir. İş dünyasında kaldıraç, marjinal kopyalama maliyeti olmayan sermaye, insanlar ve ürünlerden gelir.”
Son kısım çok önemlidir. Günümüzde herkes, neredeyse hiç ek maliyet olmadan sonsuz ölçeklenebilir medya, yazılım veya bilgi-info marketing- ürünleri oluşturabilir. Nerede yaşadığınız, hangi dereceye sahip olduğunuz veya kimi tanıdığınız önemli değildir. Bu araçlar, kullanmak isteyen herkesin kullanımına açıktır.
Yapay Zeka: Nihai Kaldıraç Çarpanı
Yıllardır, kaldıraç oluşturmak hala bir miktar uzmanlık veya önceden çaba gerektiriyordu. Bir uygulamanın kodlanması aylar sürerdi. Bir kitap yazmak yıllar sürerdi. Bir kitle oluşturmak için sürekli yayın yapmak gerekiyordu.
Şimdi ise yapay zeka oyunun kurallarını değiştiriyor. Yapay zeka taslaklar yazabilir, fikirler üretebilir, pazarları analiz edebilir, tasarımlar oluşturabilir ve hatta işinizin büyük bir kısmını otomatikleştirebilir. Yaratıcılığın yerini almaz, ancak onu güçlendirir. Yapay zeka ekonomisinde başarılı olanlar, yapay zekadan korkanlar olmayacak. Onlar, yapay zekayı bir düşünce ortağı ve üretkenlik motoru olarak nasıl kullanacaklarını bilenler olacak.
Sonuç şu: Artık parmaklarınızın ucunda sonsuz bir kaldıraç var. Çalışanlara ihtiyacınız yok. Risk sermayesi fonuna ihtiyacınız yok. Kod yazmayı bilmenize bile gerek yok.
Fikirleriniz varsa, bunları her zamankinden daha hızlı bir şekilde varlığa dönüştürebilirsiniz.
Bunu sahiplik düşüncesiyle birleştirirseniz, finansal geleceğinizi önemli ölçüde değiştirebilirsiniz. Oluşturduğunuz her içerik, piyasaya sürdüğünüz her ürün, kurduğunuz her sistem, sahip olduğunuz bir varlık haline gelir. Ve her varlık, sizin için sonsuza kadar çalışan küçük bir makinedir. İşçiden egemen bireye
Bu, The Sovereign Individual’ın 1997 yılında öngördüğü şeyin aynısıdır. Yazarlar, teknolojinin gücü şirketler ve hükümetler gibi kurumlardan alıp, küresel olarak faaliyet gösterebilen, bağımsız olarak servet oluşturabilen ve zamanlarının sahibi olan bireylere aktaracağı bir gelecek öngörmüştü. Kitabın yazarları şöyle yazmış: “Teknoloji mobil hale geldiğinde ve işlemler siber uzayda gerçekleştiğinde, hükümetler keyfi ücretler ve vergiler talep etme yeteneklerini kaybederler. Bireyler ve şirketler, çıkarlarının en iyi şekilde korunduğu yere taşınabilirler.”
Bu tür bir özgürlüğe sahip bir gelecek bizi bekliyor mu? Emin değilim. Ancak iş konusunda teknolojinin bize sağladığı özgürlüğü şimdiden görüyoruz. Yapay zeka, kişisel iş gücünüzdür. Araçlar mevcuttur, ancak bunları kullanmak için egemen bir birey gibi düşünmeniz gerekir.
Bu ne anlama geliyor?
- Sadece beceriler değil, kendi varlıklarınız. Ürünler(Bilgi), işler, yatırımlar. Bunlar sizin gerçek servetinizdir.
- Sadece görevleri tamamlamaya değil, sistemler kurmanın üzerine odaklanın. Sistemler, siz çalışmadığınız zamanlarda bile değer yaratır.
- İtibar ve ilişkilere yatırım yapın. İçerikle dolu bir dünyada, güven ve ilgi en değerli varlıklarınızdır.
Sıradan İşlerin Ölümü
Çoğu insan hala eski usulde çalışmayı düşünüyor. İşe git, saatlerini doldur, maaşını al. Ancak Yapay Zeka, sıradan işleri hızla ortadan kaldırıyor. İdari görevler, planlama, araştırma, hatta ilk taslakları yazmak. Yapay Zeka tüm bunları daha hızlı ve daha ucuza yapabilir.
Bu, değerinizin Yapay Zekanın’nın yerini alamayacağı şeylerden geldiği anlamına gelir:
- Eleştirel düşünme
- Karmaşık sorunları çözme
- Güçlü ilişkiler kurma
- Özgün fikirler üretme
- Hikayeler anlatma
Bu yüzden kaldıraç, emekten daha üstündür. Eski modelde, görevleri tamamlamak için çok çalışırdınız. Yeni modelde ise, kaldıraç oluşturmak için çok çalışırsınız. Çalışmadığınız zamanlarda bile sizin için çalışan şeyler yaratırsınız.
Doğru Şeyler Için Çok Çalışın
Açıkça belirtmek gerekirse, bu tembellikle ilgili değildir. Sıkı çalışmak hala önemlidir, ancak “DOĞRU ŞEYLER” için sıkı çalışmanız gerekir.
Kaldıraç oluşturmak çaba gerektirir.
- Yapay Zeka’yı kullanmayı öğrenmek çaba gerektirir.
- Bir kitle oluşturmak,
- Ürünler yaratmak,
- Yatırımlarda uzmanlaşmak.
Bunların hepsi emek ister.
Bu nedenle, işinizden ne kadar faydalanıp daha fazla sonuç elde ederseniz edin, yine de ilk işi yapmanız gerekir. Yeni ekonomide zenginlik ve özgürlük istiyorsanız, bir sonraki maaş çekinizin ötesini düşünmelisiniz. Egemen bir operatör gibi düşünmelisiniz. Zamanına, fikirlerine, sistemlerine ve geleceğine sahip olan biri gibi.
Sıradan işlerin çağı sona erdi. Etki gücü çağı başladı. Bunu boşa harcamayın.
Tekrar görüşmek umuduyla…
