“İnsan, kıyıyı gözden kaybetme cesaretine sahip olmadıkça yeni okyanuslar keşfedemez.” — André Gide, romancı
Cesaret Yasası, korkularınızla ne kadar sık yüzleşir ve konfor alanınızın dışına çıkarsanız, hayatta o kadar çok şey başaracağınızı belirtir.
Hayatın temel amaçlarından birinin, korkularımızı yenmek ve sevgiyle hareket etmek olduğunu düşünüyorum. Kendimize koyduğumuz sınırlamaların çoğu, çoğunlukla hayali sınırlamalardır. Engellerimizin çoğu zihinsel engellerdir.
Her birimiz farklı inançlara sahibiz, bazıları Bazı insanlar topluluk önünde konuşmaktan o kadar korkarlar ki, kalabalığın önüne çıkmamak için her şeyi yaparlar. Bazıları kendilerine o kadar az güvenirler ki, asla bir şey başaramayacaklarına inanırlar, diğerleri ise yeni bir şey denemekten korkarlar.
Hiç korktuğunuz bir şeyi yaptınız ve sonrasında kendinizi harika hissettiniz mi? Sınırlayıcı inançları ve korkuları aştığınızda, genellikle büyük bir gurur ve sevinç hissedersiniz. Sanki gerçek benliğinizi yeniden keşfetmişsiniz gibi. Kısa bir an için, ne kadar çok şey yapabileceğinizi görür ve bunun sonucunda kendinizi harika hissedersiniz.
İçsel benliğimizin genişlemek ve gerçek doğasını yeniden keşfetmek istediğine inanıyorum. İçimizde, güvenlik ve rahatlık isteyen küçük benliğimiz ile genişlemek ve hayatın sunduğu daha fazlasını deneyimlemek isteyen büyük benliğimiz arasında sürekli bir gerilim vardır.
‘Konfor (sıkışmışlık) alanınızın ötesine geçip düzenli olarak korkularınızla yüzleşebilseydiniz, ne kadar daha fazla deneyim yaşayabilirdiniz? Kendinizi ne kadar daha iyi hissederdiniz? Ve diğer insanların hayatlarına ne kadar daha olumlu bir etki yapabilirdiniz?
Gerçekte, hiçbir insan potansiyelinin tüm büyüklüğünü keşfedebilmiş değildir. Büyümek için neredeyse sonsuz bir alanımız var. Hayal gücünün gücüyle kaderinin gidişatını değiştirebilen dünyadaki tek tür biziz. Ancak daha fazlası olmak için cesaret geliştirmeliyiz. Konfor alanımızın ötesine geçmeliyiz, bu yeni ve korkutucu bir şeye başlamak ve korkularımızla tek tek yüzleşmek anlamına gelse bile.
Rahatsızlık hissetme ihtiyacını kabul ettikçe, rahatlık alanımız doğal olarak genişleyecektir. Dün imkansız olduğuna inandığımız şeyler bugün tamamen normal hale gelecek ve bugün korktuğumuz şeyler yarın kolayca yapılabilir hale gelecektir. Bu gerçekleştiğinde, neden hayali korkuların bizi bu kadar kolay etkilediğini merak edeceğiz.
İnsanların kaderi budur, ya da öyle görünüyor. Unutmayın, cesaret korkunun yokluğu değildir. Tanım gereği, korkusu olmayan biri cesur olamaz. Cesaret, korkuyu fark etmek, onun sürecin bir parçası olduğunu kabul etmek ve eylemle bu korkuyu aşmaktır.
Hedeflerinize kararlılıkla ilerlerken, rahatsızlıkla yüzleşme yeteneğiniz sadece ilerleme hızınızı değil, aynı zamanda hedefinize ulaşma olasılığınızı da belirleyecektir.
Cesaret Geliştirmek
“Eylem Korkuyu Yok Eder.”—David J. Schwartz, klasik kitabı The Magic of Thinking Big
Bu kavramın da işaret ettiği gibi, hemen harekete geçmek korkuyu yayılıp zihnimizi ele geçirmeden kökünden yok eder.
Yıllar önce, birkaç arkadaşımla bungee jumping yapmaya gittim. Nehrin üzerindeki 67 metre yüksekliğindeki köprüden atlayacaktık ve sıra bana geldiğinde, hemen atlamam gerektiğini biliyordum. Tereddüt edip nehre bakmış olsaydım, korku beni ele geçirir ve muhtemelen hiç atlamazdım. Bu yüzden, atlamamı söylediklerinde hemen atladım.
Aynı şey günlük hayatımızda da geçerlidir. Tereddüt ettiğimizde, korkunun zihnimizi ele geçirmesine fırsat veririz. Anında harekete geçmek, zihnimizin gerçeklikle ilgisi olmayan sonsuz mantık yürütmeler ve abartılı hikayeler üretmesini engeller.
Anlaşılması gereken önemli bir nokta, beynimizin temel işlevinin hayatta kalmamızı sağlamak olduğudur. Bu hayatta kalma içgüdüsü, yeni veya korkutucu şeyler yapmamızı engelleme eğilimindedir ve beynimizin enerji israfını önlemek ve hayatta kalma şansımızı artırmak için kullandığı bir yöntemdir.
Beynimiz, tehdit olarak algıladığı herhangi bir şeyi yapmamızı engellemek için mantık yürütme ve korkuyu kullanır.
Çoğumuzun hayatta kalmamızı tehdit eden gerçek fiziksel tehlikelerle nadiren karşılaştığı günümüz dünyasında bile, zihnimiz reddedilme riski ve yeni deneyimlere maruz kalma gibi şeyleri potansiyel tehlikeler olarak yorumlar ve bizi giderek daha fazla riskten kaçınmaya yöneltir.
3,2,1 başla…..
Küçük Adımlarla Başlayın
Konfor alanınızdan çıkmak, sizi ölümüne korkutan bir şey yapmak anlamına gelmez. Küçük adımlar atarak konfor alanınızdan yavaş yavaş çıkabilirsiniz. Örneğin, ben içe dönük biriyim ve kendimi ortaya koymaktan oldukça rahatsızım. Bu sabah, bu kitabı yazarken, bir podcast’te röportaj yaptım. Birkaç yıl önce, bu tür bir şey beni çok korkuturdu, ancak bu sefer, bunun büyük bir sorun olmadığını fark ettim (yine de biraz rahatsız ediciydi). Bunun nedeni, geçmişte YouTube videoları çekerek kendimi rahatlık alanımın ötesine itmiş olmamdır.
Ne kadar çok video çekersem, bu sürece o kadar alıştım. Bir sonraki rahatsız edici şeyim Facebook Live’dı. Yine, ne kadar çok deneyim kazanırsam, o kadar az korkutucu hale geldi. Bunları daha önce yapmamış olsaydım, röportaj yapmak çok daha rahatsız edici olurdu.
Sonuç olarak, şu anda rahatlık alanınız ne olursa olsun, onu hayal gücünüzün ötesinde önemli ölçüde genişletebilirsiniz. Birkaç yıl sonra, bugün imkansız olduğunu düşündüğünüz şeyleri yapıyor olabilirsiniz. Bu gerçek bir olasılık. Unutmayın, rahatlık alanınızı belirleyen duvarlar tamamen hayal gücünüzün bir ürünüdür.
İmkansızı Başarmak
Sizin için en imkansız olan şey nedir?
- Büyük bir kalabalığın önünde konuşma yapmak mı?
- Bir ekibi yönetmek mi?
- Terfi istemek mi?
- Potansiyel bir müşteriye soğuk arama yapmak mı?
Ne olursa olsun, şunu söyleyeyim: Bu korkuyu yenmeniz kesinlikle mümkün! Peki, imkansızı başarabilseydiniz ne olurdu?
- Bugün,
- Bu hafta veya
- Bu ay,
- Her zaman
(sizin için) imkansız olduğunu düşündüğünüz bir şeyi başarabilseydiniz ne olurdu? “GÜVENİM ARTARDI”
Bu size nasıl hissettirirdi?
(Heyecanlı ve gururlu ve kendine güvenen biri hissederdim.)
Mevcut rahatlık düzeyinizin çok ötesinde bir şey yapmak, rahatlık alanınızı kısa sürede önemli ölçüde genişletebilir.
- Aniden, ne kadar çok şey başarabileceğinizi fark edeceksiniz.
- Hatta “Başka ne yapabilirim?” diye düşünmeye başlayabilirsiniz.
Bu, hayatınızda yepyeni bir dinamik yaratacaktır.
Destek Almak
Bazen, kendi başınıza harekete geçmek için cesaret bulmak zor olabilir ve imkansızı yapmak (şimdilik) biraz fazla zorlayıcı olabilir. Bungee jumping deneyimimden yıllar sonra, “paraşütle atlama” yaptım. Bu sefer farklıydı. Atlayışı tek başıma yapmak zorunda değildim.
Benimle birlikte olan uzman yaptı. Atlamama yardım edecek birinin olması işleri çok daha kolaylaştırdı. Demek istediğim, bazen rahatlık alanınızın ötesine geçip potansiyelinizi ortaya çıkarmak için desteğe ihtiyacınız olabilir.
Diğer insanlar size şu şekilde büyümenize yardımcı olabilir:
Rol Model Olma.
Konfor alanları kişiden kişiye değişir. Konfor alanı sizinkinden daha geniş olan insanlarla çevrili olduğunuzda, korkularınızı ve sınırlarınızı farklı şekilde algılamaya başlayacaksınız.
Örneğin, dışa dönük insanlarla aynı evde yaşarsanız utangaçlığınızı yenme olasılığınız artar. Bunun nedeni, onların sizi normalde kaçındığınız rahatsız edici durumlara sokma olasılığının yüksek olmasıdır. Ayrıca, onların diğer insanlarla kendinden emin bir şekilde etkileşim kurmasını izlerken, aynı şeyi yapabileceğinize inanmaya başlayacaksınız. Utangaçlığınızı yenmek istiyorsanız, böyle bir ortam size çok yardımcı olacaktır.
Sizi Sorumlu Tutacak Bir Koç
Bir koç gibi biri sizi sorumlu tuttuğunda, sizi korkutan eylemleri gerçekleştirmek ve işleri yapmak daha kolay hale gelir. Sorumluluk ortağına sahip olmak da etkili olabilir, ancak bunun için ikinizin de tamamen kararlı olması ve birbirinizi (nazik ve destekleyici bir şekilde) uyarmaya istekli olması gerekir.
Sizi Harekete Geçmeye Teşvik Eden Çevre.
İnsanlar da sizi teşvik edebilir. Ailenizin ve arkadaşlarınızın desteği son derece güçlü olabilir. Yakınlığın Gücünden Yararlanmak bölümünde daha ayrıntılı olarak ele alacağımız gibi, çevreniz başarınızın anahtarıdır.
Eylem adımı
Bir süredir yapmak istediğiniz, ancak korku nedeniyle ertelediğiniz bir şey var mı?
Kendinize meydan okuyup bu hafta bunu yapabilir misiniz?
Yazar Thibaut Meurisse teşekkür eder diğer başarı yasamız Esneklik Yasasına buradan devam edebilirsiniz.
Tekrar görüşmek umuduyla.
Okan Turan


