“Sabır acıdır, ama meyvesi tatlıdır.” —Jean Jacques Rousseau, filozof, yazar ve besteci.
Sabır Yasası, sürece güvenmeniz ve emeğinizin meyvesini görene kadar tutarlı kalmanız gerektiğini belirtir.
Uzun vadede tutarlı kaldığınızda, sonuçlarınızı bazen neredeyse bir gecede fırlatan bir dönüm noktasına ulaşırsınız. İşte sözde bir gecede başarı efsanesi buradan gelir.
Birçok insan doğrusal bir bakış açısıyla düşünürken, başarı doğrusal olmaktan uzaktır.
Çoğu durumda, başarı üstel bir seyir izler. Örneğin, zihniyetinizi dramatik bir şekilde değiştiren ve şaşırtıcı sonuçlar üreten ani bir atılım yapmanız mümkündür. Ancak, tutarlı çalışmanız sayesinde, sonunda doğru kapıyı çalabilir ve başarınızı hızlandırmak için gereken kişiyi veya fırsatı bulabilirsiniz.
Motivasyon konuşmacısı Les Brown’ın aşağıdaki hikayesi, sabrın gücünü çok iyi bir şekilde anlatıyor: “Çin bambu ağacının büyümesi beş yıl sürer ve büyüme sürecinde her gün toprağı sulamak ve gübrelemek gerekir. Beşinci yıla kadar toprağı delip çıkmaz, ancak toprağı delip çıktıktan sonra “beş hafta” içinde 90 fit boyuna yani “27 metreye” ulaşır.
Soru şu: Bir bambu ağacının 27 metrelik büyümesi beş haftada mı yoksa beş yılda mı gerçekleşir? Cevap açıktır.
Tohumu ektiğiniz (yani hedefinize doğru harekete geçtiğiniz) zaman ile sonuçları gördüğünüz zaman arasında her zaman bir boşluk olacaktır. Başlangıçta iyi ilerleme kaydedebilirsiniz, ancak genellikle bir noktada işler yavaşlar. O zaman, yolculuğunuzun başında belirlediğiniz iddialı hedef bir hayal gibi görünecek ve onu belirlediğiniz süre içinde gerçekleştirmeye çok uzak olduğunuzu hissedeceksiniz.
Bu noktada birçok kişi pes eder.
Ancak bu, çoğu kişinin yolculuğu sırasında yaşadığı normal bir süreçtir. Bunu aklınızda tutmanızı ve sabırlı olmanızı tavsiye ederim.
2014-2015 yıllarında blog yazmaya ve kitap yazmaya başladığımdan beri, hedeflerime ulaşmakta defalarca başarısız oldum. Finansal hedeflerimi sürekli kaçırıyorum, bloğumun trafiği neredeyse hiç artmadı ve kitaplarım iyi satmıyor. Kendime defalarca “Kitap ve makale yazmanın ne anlamı var? Zaten kimse okumuyor. Neden uğraşayım ki?” dedim. (Yazarla aynı duyguyu bende yaşadım.)
Tekrarlanan “başarısızlıklar”ıma rağmen, vasat sonuçlarıma odaklanmak yerine sürece, yani günlük yaptığım işe odaklanmaya devam ettim. Sabırlı kaldım, kitap yazmaya devam ettim ve kendi kitabımı yayınlama konusunda olabildiğince çok şey öğrendim. Alanımdaki diğer yazarların neler yaptığını analiz etmeye başladım ve daha iyi sonuçlar elde etmemi sağlayacak önemli faaliyetleri belirlemeye çalıştım.
Kısacası çabalarımı, “süreci iyileştirmeye” odakladım, çünkü kontrol edebileceğim tek şeyin bu olduğunu fark ettim. Sürece güvendim ve sonunda hedefime ulaşacağıma inandım. Ve ne oldu biliyor musunuz? Birkaç ay içinde umut verici sonuçlar elde ettim ve yakın gelecekte daha da büyüme bekliyorum.
Eylem adımı
Bir hedefi erken pes ettiğiniz belirli bir anı hatırlayın. Sabır Yasasını kullanmış olsaydınız işlerin nasıl farklı olabileceğini hayal edin.
Yazar Thibaut Meurisse teşekkür eder diğer başarı yasamız son bölümü Uzun Vadeli Düşünme Yasasına buradan devam edebilirsiniz.
Tekrar görüşmek umuduyla.
Okan Turan

