Aktarabileceğimiz Becerilerimizi Ah Bir Bilsek….
Hayalimizdeki iş türünü belirlemek ve o işi bulmak için çeşitli yollar vardır tabii ki. Her şeyden önce bazılarımızın ayağına gelir. Sırf şans eseri, kazara veya bir sabah uyanırız ve hayalimizdeki işi yapıyor olduğumuzu hayal ederiz. Ve farkına bile varmadan o işe sahip olmuşuzdur.
Müzisyen Adele gibi otobiyografisini okuduysanız bu büyük, harika şarkıcının hayatını ne demek istediğimi anlarsınız. Kadın, otobiyografisinde, kendi sesinin harika olduğunu biliyordu ama hayatının bu kadar hızlı gelişeceğinin kendisi bile farkına zor varmış. Her şey onun ayağına gelmiş. Kim bilir belki bizim de bir gün böyle bir şans yüzümüze gülebilir. Aktarabileceğimiz Becerileri bulacağımız bir meslek var mıdır?
İkinci olarak ise, bazılarımız hayalimizdeki iş için bir çeşit arama sürecine girerek ki ben bu grupta olduğumu kesin biliyorum, kendi yolumuzu bulmaya çalışırız. Yani siz artık kim olduğunuzu, ne yapacağınızı biliyor ve bunu nerede bulmaya çalışacağınızı araştırıyorsunuzdur.
Üçüncü olarak ise, adım adım yöntemi kullanarak çok fazla çaba harcamayı gerektirir. Çoğumuzun halen dışarıdaki zombiler gibi dolaştığımıza eminim. Ben, bu hayata, rastgele yaşamak diyorum. Hayat bizi nereye götürüyorsa onu takip ediyoruz.
Sonra bir gün kafamıza dank ediyor, ne yaptığımızı sorgulamaya başlıyoruz. Bunun adı “BEN KİMİM, NE OLMAK İSTİYORUM?” oyunu oluyor. Çünkü kendimi tam olarak bilmek için inanın ben de birçok seminerlere katıldım, kitaplar okudum, deneyimli, deneyimsiz insanlardan bir şeyler öğrendim ve birçok ta internette kişilik testleri yaptım. Bu gerçekten de benim için 10 yıllarımı aldı. Size bu adım adım atılacak aktarılabilir becerilerin 9’unu paylaşmak istiyorum izin verirseniz.
Hayalinizdeki işi belirlemenin “9” aşaması.
- En çarpıcı aktarılabilir becerileriniz:Şu an sahip olduğunuz aktarılabilir becerilerinizin düzenli bir envanterini yapın. Mesela iyi bir dinleyici olmuş olabilir veya iletişim yanınız güçlü olabilir gibi.
- Sizi cezbeden şeyler neler: Sizi en çok ilginç gelen şeylerin bir envanterini çıkarın: spor mu, öğretmenlik mi, kitaplar mı vs?…
- Hayalinizin bir resmini yapın: Mesela aktarılabilir iletişim becerilerinizi, bir sınıfta öğrencileri herhangi bir konu anlatırken kendinizi hayal edip bu resmi yapabilirsiniz. Veya başka bir şeyde…
- İnsanlarla görüşün: Yukarıdaki yaptığınız resim belki size çok anlam ifade etmeyebilir. Ama siz yine de bir şeyler yapıp, bu resmin ne ifade ettiği konusunda birilerinden yardım almak isteyebilirsiniz de…
- Artık kendinizi tanıyorsunuzdur: Becerilerinizin neler olduğunu ve ne tür bir iş yapmak istediğinizi bildiğiniz zaman, gidip bu işte tecrübeli kişilerle görüşmek isteyebilirsiniz. Bu işi sevip sevmediklerini, bu işi nasıl bulduklarını öğrenebilirsiniz de…
- Arayacağınız yerler: Seçtiğiniz semtte ilginizi çeken kuruluşlar hakkında, bu kuruluşların ne yaptığını ve ne tür sorunlarla uğraştığını öğrenmisteyebilirsinizniz.
- Sizi işe alacak kişiyi bulun: Eğer çalışmayı istediğiniz bir kurumu bulduğunuz zaman, o kurumun en yetkili kişisiyle görüşmek istersiniz. Neticede sizi alacak kişi sekreteri olmayacaktır.
- Farkınız ne? Girmeyi umduğunuz kuruma gitmeden önce diğer koyunlardan sizin farkınız ne olduğunu net bir şekilde öğrenmek isteyeceksinizdir. Ve bundan dolayı o şirkete ne gibi fark yaratabilirsiniz bunları düşünün.
- Kestirmeden gitmeyin: Adı üzerinde adım adım yapılacak işlerdi ve bunların bir tanesini atlamak istediğinizde bir çarkınız işlemeyecek ve sonucunda alacağınız üründe de bir eksik olacaktır. Yani umduğunuzla, yaptığınız şeyler birbirine eşit olmalı tabii ki hatalardan ders alarak düzeltebiliriz bunları.
Bu söylediklerimi ek olarak ve bence üzerinde en çok düşünülmesi konusunda size bütün bir bakışı verecek şu sorulara cevap bulmanız gerekecektir: Yani kariyeriniz için size katkı sağlayacak bu üç soru, “NE veya Neden”, “NEREDE” ve “NASIL”
Ne? Buradaki tam soru şu olmalıdır: “KULLANMAKTAN EN ÇOK ZEVK ALDIĞINIZ BECERİLERİNİZ NELERDİR?”
Daha önceden de bahsettiğim gibi, hangi becerilere / yeteneklere / kabiliyetlere sahip olduğunuzun bir envanterini yazın demiştim.
Daha sonra oluşturduğunuz bu beceri envanterleri arasında hangilerinin en önemli olduğu konusunda sıraya koymalısınız. Önemli olan bu becerilerinizi iş hayatınıza geçirebiliyor musunuzdur? Eğer bu süreci tam olarak yaptıysak ikinci sorumuza geçelim:
Nerede? Buradaki tam soru şu olmalıdır: “EN SEVDİĞİNİZ BECERİLERİNİZİ KULLANABİLECEĞİNİZ TÜRDEN İŞLERİ NEREDE BULABİLİRSİNİZ?”
Bu soruyu bulabilmek açısından, aradığınız bilgiye ulaşmak üzere çeşitli insanlarla bazı görüşmeler yapmak isteyeceksinizdir. Görüşme öncesinde, sahip olduğunuz becerilerinizin iş isimlerini ve bunları kullanabileceğiniz bir kariyer alanı gösterdiklerinin farkında olmamız gerekecektir. Yani ben şirket ürün deposunda çalışmak istiyorsam ve organize konusunda iyiysem eğer, lojistik kuruluşlarını aramaya başlayabilirim. Daha sonraki son sorumuz ise…
Nasıl? Çoğumuz iş avına ilk başladığımız zamanları hatırlamak isteyebilir. Sezgisel olarak, “NE” ve “NEREDE” aşamalarını atlar ve bunların yerine doğrudan “NASIL” adımına geçeceğini düşünürüz. Bilirsiniz işte; mülakatta nasıl davranılır, nasıl giyinilir, özgeçmiş daha iyi nasıl hazırlanır? gibi. Asıl Bu “nasıl” sorularını oluşturmuş çevremizde birçok sektör olduğunu da görebilirsiniz? Bir çoğumuz bir ayda hızlandırılmış “NASIL İngilizce öğrenilir?” gibi sloganları görebiliriz. Aslında bu çok büyük bir hatadır.
Demem o ki, Aradığınız işin “HEYECANI”, “NE” AVLADIĞINA VERDİĞİNİZ DEĞERLE DOĞRU ORANTILIDIR. İşte bu, sizin peşinden gideceğiniz şeyin hayali oluşturan şeydir.
Bir şeyi nasıl yapacağınızı bilmek, sizin aktarabileceğimiz Becerilerinizi bilmekle ilgilidir.
Sizlere yukarıdaki resmi referans alarak daha iyi bir kariyer yolundan bahsetmek istiyorum. Bu örnek benim bizzat kendi hayatımdan alınmıştır. Hayatımızdaki işi bulmak için önce becerilerimizden yola çıkarak hangi meslekte çalışabileceğimizi öğrenmemiz bir elzemdir. Sonra da bu mesleği hangi iş sektöründe kullanacağımızı belirlemekle devam edeceğizdir.
Yukarıdaki resme bakarak, önceki para kazandığım ama hoşlanmadığım “MESLEĞİM LOJİSTİKTİ”. Ve bu mesleğimi ben GSM, yani “TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜNDE” bulmuştum. Meslek ve Sektör yazılarını kırmızı yapmamın nedeni, her ikisi gerçek hayatta doğru bir şekilde örtüştüğünde işte sizin hayallerinizi gerçekleştirdiğiniz “KARİYERİNİZ”e ulaşmışsınız anlamına gelmektedir.
- Bölüm,SEVMEDİĞİM bir meslek ve sektörde çalıştığımı gösteriyor; yani “LOJİSTİK & TELEKOMÜNİKASYON”
- Bölüm,Meslek ve SEVDİĞİM BAŞKA BİR SEKTÖRTE çalıştığımı gösteriyor; yani “Lojistik & MARKET SEKTÖRÜ”
- Bölüm,AYNI sektörde kaldığımı ama, SEVDİĞİM bir MESLEĞİME geçtiğimi gösteriyor.
- Bölümve Hayallerin gerçekleştiği bölüm, hem SEVDİĞİM MESLEK, hem de SEVDİĞİM SEKTÖRÜ bulduğum anımı gösteriyor. İşte kariyerim de artık “TOP” yapacağım zamandır bu zaman. Zor yol dediğim şey de “SEVMEDİĞİNİZ BİR MESLEK VE SEKTÖRDEN”, 1. BÖLÜMDEN “SEVDİĞİNİZ MESLEK VE SEKTÖRE” 4. BÖLÜME DİREK olarak atlamaktır ki bu en zorudur. Çünkü tecrübeniz yok diye sizi işe almaları biraz zor olacaktır. Ama biz kendi aktarılabilir becerilerimizi biliyorsak bunu kolaylaştırabiliriz de..
Buraya kadar kafamızda bir şeylerin oturduğunu umarak, “AKTARILABİLİR BECERİLERİN” hayalimiz olduğunu biliyoruz artık ama bu becerilerin ne olduğunu biraz daha açmak istiyorum izin verirseniz.
a) Aktarılabilir becerilerimiz, istediğimiz herhangi bir kariyerin “EN ÖNEMLİ” bir yapı taşlarını oluşturmaktadır. Aşağıdaki şekilde de göreceğiniz gibi kariyer basamağımızın ilk adımı, aktarılabilir becerilerimiz oluşturmaktadır. Kendimiz için envanter yapmamız gereken becerilere aktarılabilir beceriler dendiğini bilmenizi istiyorum.
İnsanoğlunun üç temel beceri yapısı vardır: “VERİ”, “İNSAN” ve “NESNELER”. Kendi aktarılabilir becerilerimizi bulmamız için aşağıdaki şekle bakmanızı isteyeceğim tekrar.
b) Geçmiş tecrübenizi / performansınızı göz önünde bulundurarak, gerçekten “EN İYİ BECERİLERİNİZİ” ortaya koymalısınız. Yukarıdaki şekilde de göreceğiniz gibi becerilerimiz, onları kullandığınız alanlara göre “VERİ / BİLGİ, İNSAN ve NESNELER” olarak üç sınıfa ayrılmaktadır. Ve yine, bu şemada da göreceğiniz gibi, her sınıfta BASİT BECERİLERDEN başlayıp, DAHA YÜKSEK ya da DAHA KARMAŞIK becerilere uzanmaktadır. Yani daha basit becerilerimiz piramittin en altından başlayıp daha karmaşık becerilerimiz ise en üste doğru gittiğini görebilirsiniz.
Bu şu demek, istisnalar tabii ki olmak kaydıyla genel olarak ifade etmem gerekirse, her bir yüksek beceri, altında sıralanmış tüm diğer becerilere de sahip olmamız gerektiğidir. Ancak, geçmişte yapabildiğinizi kanıtladığınız şeylerden oluşan her bir aktarılabilir beceri piramidinde, size özel, gerçekten yapabileceğiniz en iyi becerilerinizi ortaya koymak istersiniz.
c) Becerileriniz ne kadar yüksekse, işinizde o kadar özgür olacaksınız bundan emin olabilirsiniz:
Daha basit beceriler (işvereniniz tarafından) ağır bir şekilde tanımlanmış olabilir ki, genelde durum budur. Bu nedenle, sadece basit becerilerinizden bahsederseniz, bu durumda yöneticinizin buyruklarını takip ederek sadece size söyleneni yapmak ve “İŞE UYGUN OLMAK ZORUNDA” kalacaksınız.
Gerçekten sahip olduğunuzu İDDİA EDEBİLECEĞİNİZ BECERİLERİNİZ NE KADAR YÜKSEKSE, İŞİ İSTEDİĞİNİZ ŞEKLE SOKABİLMEK için o kadar fazla AYRICALIK VERİLECEKTİR ki, İŞ GERÇEKTEN SİZE UYGUN HALE GELEBİLSİN.
d) Becerileriniz ne kadar yüksekse, aradığınız herhangi bir iş için o kadar az REKABETE karşılaşacaksınız. Gerçekten daha iyi becerilere sahip olduğunuzu iddia edebiliyorsanız, bu durumda bu tür bir iş bulabilmek için hayat değiştiren bir iş bulmanız daha mümkün hale gelecektir.
Kariyer değişikliğiniz için kullanılabilecek bu yaklaşımın özü, bir kez en farkında olduğunuz becerilerinizi ya da en sevdiğiniz cazibe alanlarınızı belirledikten sonra, bilinen boş bir pozisyon olsun ya da olmasın, ilginizi çeken herhangi bir kuruluşa başvuruda bulunabileceğinizdir.
Doğal olarak, nereyi ziyaret ederseniz edin-özellikle boş bir pozisyon için iş ilanı vermemiş olan bir yeri- rekabet etmek zorunda olacağınız çok daha az sayıda iş avcısı olacaktır.
Aslına bakarsanız, ziyaret ettiğiniz işverenler sizi yeteri kadar beğenirse, halihazırda mevcut olmayan bir pozisyon yaratarak sizi işe almak ta isteyebilirler. Bu durumda, yeni yaratılmış bu iş için tek başvuran siz olacağınızdan, hiç kimseyle rekabet etmenizde gerekmeyecektir.
Böylece, sizi ellerinden kaçırmamaya karar verirler; çünkü iyi işverenler için iyi çalışanlar bulmak oldukça zordur. Ve birden, tam o anda, gün ışığına çıkartarak, düşündükleri o pozisyonu hatırlarlar. Bu niyetlerinin tozunu alarak, o anda pozisyonu yaratırlar ve size teklif ederler. Bu yeni iş, sadece onların ihtiyacı olan bir şey değil de, sizin de tam olarak aradığınız iş ise, işte hayalinizdeki işe sahip oldunuz bile. KAZAN-KAZAN misali..
- e) Kişisel özellikle, aktarılabilir becerileri birbirine karıştırmayın lütfen:
Aktarılabilir becerilerimiz, çoğunlukla, “KİŞİSEL ÖZELLİKLER, MİZAÇ ve TİP” ile karıştırılır. Bazen becerileri şu şekilde tanımlandığına tanık olurum: “Çok enerjik olmak, detaylara önem vermek, insanlarla iyi anlaşmak, kararlılık göstermek, baskı altında iyi çalışabilmek, sempatik, sezgisel, inatçı, dinamik, güvenilir olmak ve dahası….” Bunların hiçbiri bizim becerimizi yansıtmaz. Hepsi kişisel özelliklerdir veya becerileri uygulama tarzı da düşünebilirsiniz.
O yüzden gerçek hayatta bu beceriler somutlaştırılmak isteriz ve bunu uygularken ki kişisel özelliklerinizi kullanarak aktarılabilir becerilere dönüştürmektir esas olan. Bunu şuna benzetmenizi istiyorum. Resim yapma yeteneğiniz olabilir ama, bu kalemle veya fırçayla göze muazzam görünebilecek somut ve anlaşılır bir şeyler çarpacak bir şekilde yapabiliyorsak işte bu aktarılabilir becerimizi göstermektedir. Her elimize aldığımız kalem veya fırçayla, tuvale bir şeyler çizme biçimimiz değildir aslında. Bu becerimizin olduğunu gösterebilir ama bunu somutlaştırmak önemlidir…
Umarım size bu makale biraz da olsa bir şeyler düşündürtmüştür. Ama halen bitmedi bu keşif. Devamı bir sonraki makalemde. Tekrar görüşmek umuduyla.
