Yeni bir ürün icat etmek harika görülebilir. Eğer piyasa buna değer verirse şanslısınızdır. Piyasada hiç olmayan ama bu iş tutar dediğiniz ürünler ister siz yapıp satın isterseniz de başkalarından alıp satabilirsiniz. Ama bu büyük zaman ve emek isteyen şeylerdir. Ve yaptığınız her şey boşa gidebilir.
Eğer bu işi hobi olarak yapıyorsanız veya yeni şeyler icat etmekten zevk alıyorsanız, buna diyecek bir sözüm yok. Yolunuz açık olsun. Elbette ki az sayıdaki insan kendi icatlarım piyasaya sürmeyi başarıyor, hatta bu ürünlerden bir kâr da elde ediyor.
Ancak benim vurgulamak istediğim nokta, bu yöntemi yalnızca heyecan için veya ileride bir gün meşhur olmanız yolunda size ufak bir şans verdiği için tercih edin. Bir üründen para kazanmanın tek yolunun bu olduğunu düşünerek böyle bir yöntemi tercih etmeyin.
Sıradan Hayaller İşinize Yaramaz
Hatırlarsanız önceki makalemizde bir Salih Amca’mız vardı. O halktan biriydi. Hani herkesin hayatıyla ilgili önemli bilgilere sahip olduğunu ve bol bol nasihat verebileceğini düşünüyordu. Salih Amca sizi gerçekten seviyor ve bu ürün satma işinin palavracılara göre olduğunu söylüyor. Daha önce kendisi de bu işi denemiş ve bir işe yaramamıştı.
İster inanın ister inanmayın, Salih Amca ‘ya bir yönüyle hak verebiliyorum. Çünkü insanların büyük paralar kazanmak için kurdukları sıradan hayaller, çoğu durumda faydasız ve ütopiktir. Çünkü sıradan hayaller yersiz önyargılardan hareket eder.
- Fikrimi kopyalayanlardan korumak için hukuki bir kale inşa etmeliyim.
- Milyonlarca müşteriye ulaşmalıyım.
- Ünlü olmak istiyorum.
- İlk icadım sayesinde çok para kazanmak istiyorum.
- Çok yaratıcı, devrimci bir şey icat etmeliyim.
- İcat, ancak fabrikada üretilir.
Salih Amca’nın da dediği gibi, çok az sayıda insan bu saydıklarımızın hepsini gerçekleştirebilir. Ancak neyse ki, iyi bir ek gelir elde etmek için bundan çok daha etkili bir yol daha var. Haydi bu önyargılara tek tek bakalım ve onları daha iyileriyle değiştirelim.
1) Fikrimi Kopyalayanlardan Korumak için Hukuki Bir Kale İnşa Etmeliyim.
Bir avukat görevlendirecek paranız yoksa, etkili bir hukuki koruma beklemeyin. Diyelim ki Belli ülkelerde patent hakkınızı aldınız, peki telif ve patent haklarının pek de gözetilmediği Asya ülkeleri için ne yapabilirsiniz? Bir avukat ordusu beslemektense, McDonald’s Yönetim Kurulu Başkanı Ray Kroc’un sözlerini hatırlayın:
Biz yeni ürünleri onların taklit etmesinden daha hızlı geliştiriyoruz -McDonald’s Yönetim Kurulu Başkanı, Ray Kroc-
“Benim durumum farklı, ben Ray Kroc ‘un sahip olduğu maddi kaynaklara sahip değilim” dediğinizi duyar gibi oldum. Siz demediniz mi? Güzel, bir başkası bunu aklından geçirmiş olmalı. Siz artık böyle düşünmemeniz gerektiğini biliyorsunuz.
Ayrıca, yeni ürünlerinizi hırsızların taklit etmesinden daha hızlı geliştiremiyorsanız bile, her zaman için ürününüzün orijinal olduğunu, ilk olduğunu söyleyebilir ve müşterilerinize taklitlerimizden sakınınız uyarısında bulunabilirsiniz. Ayrıca, yeni ürünlerinizi hırsızların taklit etmesinden daha hızlı geliştiremiyorsanız bile, her zaman için ürününüzün orijinal olduğunu, ilk olduğunu söyleyebilir ve müşterilerinize çakmalarından sakınınız uyarısında bulunabilirsiniz.
2) Milyonlarca Müşteriye Ulaşmalıyım
Yeni çıkardığı diş macununun kâr getirmesini istiyorsa, Proctor and Gamble bu söylediğiniz şeyi yapmalı. Ama sizin bunu yapmanız gerekmez. Birazdan bahsedeceğimiz gibi, sizin iyi bir ek gelire ulaşmanız için yapmanız gereken şey dünya çapında yüzlerce, binlerce kişiye ulaşmanızdır.
3) Ünlü Olmak İstiyorum.
Eğer İstediğiniz ünlü olmaksa, bu konuda sizinle tartışacak değilim. Fakat ünlü olmak için biraz ön hazırlık yapmak iyi olmaz mı? Önce bir ürün üzerinden iyi bir kâr elde edin, sonra bu kaynağı ünlü olmak için harcayabilirsiniz.
4) İlk İcadım Sayesinde Çok Para Kazanmak İstiyorum
Son hedefinize değil, sizi oraya götürecek yola odaklanmalısınız. Bir futbol maçında savunma oynadığınız için kendinizi başarısız görüyor olabilirsiniz. Oysa büyük başarılar birikimle gelir. Mississippi Nehri bile, bir sürü ufak derenin bir araya gelmesiyle meydana geldi.
5) Çok Yaratıcı, Devrimci Bir Şey İcat Etmeliyim
Hayır, böyle bir şey icat etmek zorunda değilsiniz. Satın aldığınız en son on nesneyi düşünün. Kaçı yaratıcı, yepyeni ürünlerdi? Peki, kaçı çok da yeni olmayan ama sizin sevdiğiniz ürünlerdi? Örneğin ampul aldıysanız, evet ampul son derece devrimci bir buluştu; ama kalitesine güvendiğiniz belli bir markayı seçmiş olmalısınız. Kahve, bilgisayar, araba ve daha birçok üründe de durum aynıdır. Siz de uzun süredir piyasada olan bir ürün kategorisinin bir köşesine yerleşerek para kazanabilirsiniz.
6) İcat, Ancak Fabrikada Üretilir.
Elbette ki bazı icatlar bu tanıma uyuyor. Fakat sizin ürününüz bunlardan biri olmak zorunda değil. Ben bir fabrikaya baktığımda sadece çalışanlar, binalar, kurallar, prosedürler, dosyalar, bolca stres ve fırlayan maliyetler görüyorum.
Az önce de dediğim gibi işe küçük, esnek ve ucuz bir şekilde başlamanız ve bir birikim yaptıktan sonra kapısında adınızın yazılı olduğu bir fabrika kurmaya karar vermeniz daha doğru olur. Her şey küçük adımla başlar.
Geleneksel, yavaş ve acılı yoldan para kazanma yollarının temel önyargılarını görmüş olduk. Şimdi de daha İyi olan yönteme gelelim.
İlk Ürününüz Şunlardan Biri Olmalı
Size para getirecek ilk ürününüz “Bilgi Temelli” olmalıdır. Diğer tüm ürün alternatifleri kötüdür veya para kazandırmazlar demiyorum ama en kısa zamanda en az eforla en çok para kazanmanın yolunun bu olduğunu söyleyebilirim. Bilgi temelli bir ürün ile az önce değindiğim geleneksel ürünler arasındaki farklara bir bakalım.
Bu yazıyı okumaya başlarken elinizde zaten maddi bir ürün varsa ve siz bu ürünü internetten etkili bir şekilde satış yollarını arıyorsanız merak etmeyin. İlerleyen bölümlerde sizin pazarlama gücünüzü çok yukarılara çıkaracağız. Ancak elinizde henüz bir ürün yoksa, bilgi temelli ürünlere odaklanacağınızı umarım.
Şimdi yaratabileceğiniz pek çok bilgi temelli ürün kategorisine tek tek bakalım. Bunu yaparken, basit fakat etkili sorular üzerinden ilerleyeceğiz.
Fiziksel Ürünler Mi, Bilgi Temelli Ürünler Mi?
Sizce hangisi daha iyidir?
Hangi sorunu çözüyorsunuz?
İnsanlar, bir ürünün kullanım kılavuzuna bakmadan nasıl çalıştırılacağını doğrudan, basit ve kolay yoldan öğrenmek isterler. Size bir kahve makinesi kullanma kılavuzu yazmanızı önermiyorum. Bunun yerine, geçmişte sizi çileden çıkarmış şeyleri düşünün.
Belki bir web sayfası kurmanın ya da olta takımlarını kolayca monte etmenin bir yolunu buldunuz. Veya bir başka hobiniz vardı ve diğer hobi sahiplerinin hep yaşadıkları bir sorunu basit bir biçimde çözmeyi başardınız. İşte bu bilgiyle para kazanabilirsiniz.
Evet, bu çok müthiş bir fikir olmayabilir. Hatta dünyada bu sorunu yaşayan en fazla 20.000 kişi de olabilir. Bunların bir bölümü yaşadıkları sorundan o kadar bunalmış olabilirler ki, onlara etkili ve ucuz bir şekilde ulaşırsanız, sorunun çözümü için size ödeme yapmayı kabul edebilirler.
Sizi veya bir tanıdığınızı çileden çıkaran maddi şeyleri düşünün. Sizi şiddet veya günümüz toplumu mu çileden çıkarıyor? Üzgünüm, o zaman yanlış makaleyi okuyorsunuz. Şimdi de sizin veya bir tanıdığınızın bu soruna bulduğu çözümü düşünün. İlerleyen bölümlerde bu çözümün bir ürüne nasıl dönüştürülebileceğini konuşacağız.
Ne öğretebilirsiniz?
Eğer www. amazon.com’a girerseniz en azından bir kişinin, batik teknikleriyle ilgili bri ürün sattığını görebilirsiniz. Amazon ‘da 518,19 TL’ye satılıyor.
Bir müşteri olarak ben, bu kişinin ne kadar çılgın bir kâr elde ettiğini umursuyor muyum? Hiç de değil. Beni tek ilgilendiren şey, bu ürünün bana ne kadar yarar sağlayacağı ve Amazon’da ürünle ilgili yorumların ne kadar olumlu veya olumsuz olduğu.
Bu ürünü hazırlayan kişiyi bir düşünün. Bir internet sitesi tasarlaması ve sunucu hizmeti alması bile gerekmemiş. Yalnızca bu ürünü Amazon’a göndermiş; ben de Amazon ‘da batik tekniğiyle ilgili araştırma yaparken onu buldum.
Amazon bu kişinin kârının önemli bir bölümünü kendisine ayıracaktır mutlaka. Ama ne önemi var? Yine de bu ürünü hazırlayan kişi bundan para kazanıyor mu? Bence kazanmasa niye bu siteye koysun.
Peki siz ne öğretebilirsiniz? Çim biçme makinelerinin bıçaklarının nasıl bileneceğini? Temel tamir tekniklerini? Köpek eğitiminin inceliklerini? Veya Samsung telefon tuşlarını kullanarak nasıl müzik yapabileceğinizi?
Evet, kimi zaman yararsız görünen ufak teknolojik numaralar da iyi satış rakamlarına ulaşabilir. Bir kafede oturmuş, telefonuyla bir şeyler yaparak arkadaşlarım (veya bir kızı) etkilemeye çalışan bir genci düşünün. Sizce gençler böylesi şeyleri öğrenmek için 10 TL bile ödemezler mi? ”Bu kadarcık parayla ne olur ki!” diyorsanız, Salih Amca gibi düşünmeye başlamışsınız demektir.
Evet, bu kadar ucuz bir ürünle bir servet elde edemezsiniz, ancak yalnızca bir öğleden sonranızı ayırarak ürettiğiniz bir ürünle servet elde etmeyi de beklememeniz gerekiyor zaten. Tek amacınız, ufak bir para kazanma kaynağı yaratmak. Bu kaynaklar ileride birleşerek sizin kendi Mississippi Nehrinizi oluşturacaktır.
İnternetten Neyi Araştırıp Keşfettiniz?
İnternette o kadar çok bilgi temeli ürünler satılıyor ki bunlardan biri de Kanser olan biri.
Bu adam kanser hastalığını nasıl yendiğiyle ilgili bir kitap yazarak internetten ciddi paralar kazandı. Doktor, sağlık görevlisi, hatta hasta bakıcı bile değildi. Bir düşünsenize! İnsanların çoğu böyle bir durumda, belirli tedavi yöntemlerini öğrenseler bile bunu pazarlayabileceklerini düşünmezler.
Bu kadar ciddi olan bir hastalıkta, kullanılan ilaçların haddi hesabı yok ve gerçekten de yan etkileri de oldukça fazla. Ama bu kişi kendi yöntemini bulup bu hastalığı ne yaparak yendiğini anlatsa aynı hastalığa yakalananlar onu dinlemez miydi veya kitabını almak istemez miydi?
Kendinizi olduğunuzdan farklı göstermemeniz de çok önemli. Aksi halde sonradan gerçeği öğrenen pek çok müşteri satın aldıkları ürünleri size iade edeceklerdir. Üstelik hukuki açıdan da başınızı derde sokma ihtimaliniz yüksek.
Kendinizi yapay ve gereksiz bir zorunluluk olan tamamen orijinal olma zorunluluğundan kurtardığınızda önünüze açılacak fırsatlara bir bakın! Girişimci ruhlu biri (belki de siz) eline kalem kâğıt alıp evlerde mutlaka bulunan limon, domates suyu, elma sirkesi ve kabartma tozu gibi maddelerin bir listesini çıkarabilir. Ardından biraz zaman harcayıp bunların farklı kullanım yollarını bir araya getirebilir.
Her kullanım yolu için birkaç cümlelik paragraflar yazabilirsiniz. Burada size bir tüyo vereyim: Bolca fotoğraf kullanmanız iyi olabilir. Örneğin böcek sokmalarından bahsediyorsanız, kıpkırmızı, berbat görünümlü bir sivrisinek ısırığı çok uygun olacaktır.
Bu fotoğrafları kendiniz çekebileceğiniz gibi, internetteki fotoğraf-stoklarından da bulabilirsiniz.
Yakın zamanda bir öğrenci belli bir bölgedeki kiralık veya satılık evleri ziyaret ederek emlakçılarla görüşerek o bölgenin ve evlerin tek tek fotoğraflarını çekip tüm ayrıntılarını kendi oluşturduğu bir web sitesine ekleyerek müşterilerinin hem bilgilenmesini hem de hazırladığı harika bir kitapçığını da sattığını biliyorum.
Bu müthiş bir şey değil mi? Siz ya da ailenizden biri de bunu gerçekleştirebilir. Bu öğrenci kendine yüzlerce mazeret üretebilirdi. Örneğin okulu bitirip de kendime ayıracak daha çok zamanım olduğunda fotoğrafçılık yapabilirim diyebilir veya ben profesyonel bir fotoğrafçı değilim, benim fotoğraflarımı kim alır ki diye düşünebilirdi. Bunun yerine boş zamanlarım kullanarak, kendisine ders veren prestijli profesörlerden daha çok para kazanmayı başardı.
Şimdi yaratabileceğiniz pek çok “BİLGİ TEMELLİ” ürün kategorisine tek tek bakalım. Bunu yaparken, basit ama faydalı sorular üzerinden ilerleyeceğiz.
Bulduğunuz En İyi Kaynaklar Neler?
Bir gün evine iki silahlı adam giriyor ve hem onu hem de eşini ve çocuklarını rehin alıyor. Adamlardan biri alt katta, diğer aile üyeleriyle kalırken, diğeri ev sahibiyle birlikte üst kata çıkıp evdeki değerli mücevherleri almak istiyor.
Ancak hırsızlar yanlış adama çatıyor. Aynı zamanda dünya çapında yakın dövüş uzmanı olan bu kişi kendisiyle birlikte yukarı çıkan adamın silahını elinden alıyor ve adam alt kata koşup arkadaşıyla birlikte camdan atlıyor ve gözden kayboluyorlar.
Bu deneyimin ne kadar sarsıcı olduğunu söylemeye gerek bile yok. Ancak bu kişi bir köşeye çekilip şikâyet etmektense bu konuda bir şeyler yapmaya karar veriyor. Günümüz dünyasında Google Earth gibi siteler sayesinde adres bulmak çok kolay. Başka kaynaklardan da kimlik numaranıza ve diğer şahsi bilgilerinize rahatlıkla ulaşılabiliyor. Hırsızlar da onun evini bu şekilde bulmuş olmalılar.
Bu olayın ardından evin soyulmaya çalışılan kişi, bir grup uzman tutarak internette kendisiyle ilgili tüm şahsi bilgilerini temizlemeye başladı. Çünkü soyulmaya çalışılan kişi zengin bir kişiymiş.
Sizce zengin insanlar arkadaşımın aylar süren araştırmaları sonucu öğrenip gerçekleştirdiği bu işin nasıl yapılacağını öğrenmek istemezler mi? İşte bu şekilde, acı bir olay güzel bir fırsata dönüştü ve bu bilgisini binlerce dolara satmaya başladı.
Şimdi bazı okurlar, “Çok güzel ama ben evimde rehin alınmadım ki. Benim durumum farklı ve bu hikâyenin bana bir yararı yok” diye düşünüyor olabilir. Daha önce bahsettiğim” benim durumum farklı” zihniyetinin ne kadar yaygın olduğunu görüyor musunuz?
Bu hikâyeden bir şeyler öğrenmek için mutlaka evinize hırsız girmesi gerekmiyor. Pek çok gazete ve dergiyi tarayarak da yararlı ipuçlarını bir araya getirebilirsiniz. Tabii bunları kendi cümlelerinizle ifade etmeniz gerekecektir.
Yaşadığınız yerin yakınlarındaki bir hapishaneye gidip birkaç hırsızla görüşerek, onların hırsızlık için hangi evleri seçtiklerini, hangi yöntemlerle evlere girdiklerini ve hırsızlardan korunmak için neler yapılabileceğini araştırdığınızı bir düşünün. Bu iş daha önce yapılmışsa bile, sizin çalışmanız en günceli olacağı için daha fazla ilgi çekecektir.
Ayrıca eğer siz veya bir yakınınız böyle kötü bir deneyim geçirmişse, bunun bir daha yaşanmaması için her türlü bilgiye ulaşmak ve kendinizi korumaya almak istemez misiniz? Bu tip suçlar dünyanın her yerinde gerçekleştiği için, tüm dünyadan potansiyel müşterileriniz olabilir.
Denenmiş Bir Alandaki Diğer Çeşitleri Keşfedin
Diyelim ki domates yetiştiriciliği konusunda uzmansınız. Amazon ‘un kitap bölümüne girip bu konuda arama yaptığımda karşıma 315 farklı kitap çıkıyor. Ancak bu, sizin de bu konuda bir rehber hazırlayıp satamayacağınız anlamına gelmez.
Kitap sayısının çokluğu sizi şöyle düşünmeye itmemeli: “Amazon ‘da bu konuyla ilgili 315 kitap varken benim bu konuya ekleyebileceğim yeni bir şey olamaz.” Bunun yerine “215 kitap mı? Demek ki domates yetiştiriciliği konusuna büyük bir ilgi var!” diye düşünmelisiniz.
Bu kadar kitap varsa, tek yapmanız gereken kendinizi ufak bir hamleyle diğerlerinden farklılaştırmaktır. Örneğin bu 315 kitap arasında tek bir domates çeşidinin yetiştirilmesine odaklanmış yayınlar vardır.
Bazıları da organik domates yetiştiriciliğine, ev içerisinde saksıda domates yetiştirme tekniklerine, çocukların domates yetiştirmelerine odaklanmıştır. Elinize bir kupa kahve ya da bir bardak bira alıp oturursanız, siz de bu konuda çok farklı alternatifler yaratabilirsiniz. İşte size birkaç örnek:
- Antalya bölgesinde domates yetiştirmek
- Kıpkırmızı domatesler yetiştirmek
- Dünyanın en küçük domateslerini yetiştirme teknikleri
- Balkonda domates yetiştirmek
Bir ana fikir bulma ve bunun üzerinde oynayarak sınırsız sayıda farklı ürün geliştirme konusunu anlamış olmalısınız. İyi bir domates yetiştiricisi, ekim zamanından sonra, domatesler olgunlaşana kadar onlarca rehber hazırlayabilir ve hasat zamanından önce bu rehberler satışa sunulmuş olur.
Farklılıklara vurgu yapacak en önemli araçlar da mitler, görünmez tehlikeler ve kısa yollardır. İnsanlar sabırsızdır. Bu nedenle, bir şeyleri başarmanın en kestirme yollarına odaklanın. Mesela baharda balkona taşımadan önce ev içerisinde, LED ampuller kullanarak daha hızlı domates yetiştirme konusundaki bir rehber çok işe yarayabilir.
Mitler ve hatalarla ilgili rehberler üzerine düşünmenizde fayda var. Bir işe yeni başlayanlar, olabildiğince az hata yapmak için yazdıklarınızı okumak isteyecektir. Yazdıklarınız, bu işte birkaç yıldır çalışanlarda ve hatta konunun uzmanlarında bile merak ve ilgi uyandıracaktır. ” Ya bu adam benim bilmediğim bir iki şey biliyorsa? Ya bana para ve zaman kazandıracak bir noktayı fark ettiyse?” diye düşüneceklerdir.
Dolayısıyla pek çok kişi bu hatalara düşmemek, görünmez tehlikelere karşı uyanık olmak için parasını ödeyip sizin hazırladığınız rehberi almak isteyecektir. Kimi internet sitelerindeki” Sıkça Sorulan Sorular” kısımlarının ne kadar kullanışlı olduğunu biliyor musunuz? İsterseniz çok daha kapsamlı sorular ve cevaplar içeren rehberler de hazırlayabilirsiniz. Mesela Türk Lokumları üzerine 50 Soru ve Cevapları rehberi…
Neyi test ettiniz?
Yakın zamanda birisi çimleri parçalamak yerine kesen motorsuz çim biçme makinelerini arıyormuş. Bu makineler son dönemde hem sessiz hem de çevre dostu olarak biliniyormuş. Günün herhangi bir saatinde, komşuları rahatsız etmeden ve doğayı kirletmeden bu bilinen makineyle çim biçmeniz mümkün.
Ancak bu kişi hangi markanın hangi modelini alacağına karar vermek için internette gezinirken, firmaların kendi sitelerindeki bilgiler dışında neredeyse hiçbir şey bulamamış. Gerçi internet sitesindeki bilgiler nispeten yararlıymış. En azından müthiş, çok kaliteli, kullanıcı dostu gibi anlamsız ifadelerden fazlası varmış ve her üretici, verilerle konuşarak neden kendi ürününü almam gerektiğini anlatıyormuş.
Ancak en popüler çim biçme makinelerini karşılaştıran herhangi bir rehber bulamamış. Zaten internette o kadar bilgi kirliliği var ki araştırttıkça bu kişinin kafası karışmış.
“Hiç mi birileri böyle bir ihtiyacı görüp bir kılavuz hazırlamaz. En azından birisi tamircilere giderek en az (veya en çok) hangi çim biçme makinesinin arızalanarak kendilerine getirildiğini sorabilirdi. Birkaç satıcıyla ve hatta belki de üretici firmalarla görüşmeler yapabilirdi. Birkaç hafta sonunu bu işe ayırarak, bu aletleri fiyat, performans, garanti süresi, ağırlık, kompaktlık, kullanım kolaylığı, bıçak sayısı, aksesuar, yetkili servisler, online destek hatları, servis kalitesi gibi pek çok açıdan karşılaştıran yararlı bir rehber üretebilirdi.” diye düşünmüş.
Böyle bir alet için 3.000-5.000 TL harcamayı göze alıyorsa bir kişi, doğru seçimi yaptığından emin olması için 50 TL’lik bir e-kitapçığa para harcayabilirim değil mi?
Hobisi Olanlara Yönelin
Bilirsiniz şişeler ve porselenler gibi alışıldık şeyleri toplayan insanlar vardır. Bir de fazla yaygın olmasa da eski yazılımların, daktiloların, şarap şişesi etiketlerinin, üzerinde kedi/köpek/maymun resmi olan nesnelerin koleksiyonunu yapan insanlar vardır.
Neyin koleksiyonunu yaptığınızı keşfettiğinizde, ilgi alanları sizinkilere benzeyen insanların olduğuna da inanabilirsiniz. www.meetup.com sitesine girerek bunu kendiniz de görebilirsiniz. Bu site farklı ilgi alanlarına göre grupları listeliyor. Sitede söylendiğine göre 30.000 farklı konuda ve 50.000 farklı şehirde benzer ilgi alanları olan insanları birbirleriyle buluşturuyor.
Katılabileceğiniz gruplar hakkında bilgi almak veya araştırma yaptığınız konu hakkında görüşebileceğiniz insanları bulmak için mükemmel bir kaynak bu.
İşte size güzel bir fikir: Daha önce de dediğim gibi, domates yetiştiriciliğine ilişkin pek çok rehber bulabilirsiniz; ben de sizi bu geniş koleksiyona bir katkı yapmaya teşvik ediyorum. Ancak çok az girişimcinin aklına, “Domates Yetiştiriciliği Hobinizden Nasıl Para Kazanırsınız?” konulu bir rehber satmak gelir.
Bu konu üzerine bir düşünün. Bu insanlar domatesle ilgili her şeye merak duyuyorlar, değil mi? Muhtemelen eşleri onların kafadan çatlak olduğunu düşünüyordur —tabii bir domates toplantısında tanışmamışlarsa. Öyleyse bu insanlara hayatlarındaki bu ilginç tutkudan —domates— para kazanma yollarım öğretmek çok iyi bir fikir değil mi?
Siz de duymuşsunuzdur, insanlar satın alma kararını duygusal olarak verir, ardından bu kararı bir şekilde mantıklı gerekçelere dayandırır. Örneğin koca, bir BMW araba almak istiyordur, çünkü çocukluğundan beri bu arabayı hayal etmiştir ve bu arabanın karizmasını artıracağını düşünmektedir. Ancak eşine gösterdiği gerekçe şudur:” Tatlım bir BMW’nin ne kadar güvenli olduğunu düşünsene. Sonuçta Alman otobanlarında bu arabalar kullanılıyor. Almanların mühendislik harikası. Alman mallarının ne kadar dayanıklı ve kaliteli olduğunu anlatmaya bile gerek yok. Üstelik… ”
Aslında tek istediği bu arabayı almaktır, ancak bulabildiği tüm mantıklı gerekçeleri birbiri ardına sıralıyor ve eşinin de bu gerekçelerden en az birini mantıklı bulacağını ümit ediyor.
Domateslerle ilgilenen çılgın adama dönecek olursak, bu kişi de zaten domateslerle ilgili her şeyi satın almak istiyor. Ona bu hobisinden nasıl para kazanabileceğini anlatan mantıklı bir rehber sunarsanız işiniz çok kolaylaşır. “İyi ama benim domatesler hakkımda bildiğim tek şey onları yemek. Domateslerden para kazanma rehberi yazmam mümkün mü?” dediğinizi duyar gibi oluyorum. Zaten bu makaleyi de bu yüzden yazıyorum.
Çünkü bu makale size, hemen her konuyu para kazanma aracına çevirmenin yolunu anlatıyor. Bu bölümde keşfettiğiniz her fikir, domates yetiştiricisinde olduğu gibi farklı şekillerde tasarlanabilir. İnsanlara, ilgilendikleri konularla ilgili olarak kolayca 10-20 sayfalık rehberler yazma veya Amazon’dan satılacak kitaplar, udemy.com’da hazırlayacağınız eğitim setleri vs. hazırlama yöntemlerini anlatabilirsiniz.
O domates yetiştiricisi bu makaleyi henüz okumadı ama siz okuyacaksınız. Dolayısıyla kısa bir süre sonra o kişiye bir rehber sunabilecek bir durumda olacaksınız. Domates merakını paraya dönüştürdükten sonra orkideler, pullar ve daha pek çok ilgi alanında benzer rehberler üretebilirsiniz.
“Ama domates yetiştiriciliği konusunda veya bir başka konuda böyle bir rehber yazacak yetkinlikte değilim. Bu konularda uzman olduğuma dair hiçbir belgem yok. Bir süre beklemek daha iyi olabilir” demiyorsunuzdur umarım.
Daha önce sözünü ettiğim bir üniversitesi öğrencisi fotoğrafçılık konusunda uzman olmadığını bahane edebilirdi. Ama o, işe koyuldu, şimdi kazancının tadım çıkarıyordur herhalde. Veya şu kanser tedavileri konusunda rehber hazırlayan adamı düşünün. Bu adamın doktor olmaması umurumda değildi. Hatta bu hastalığı geçirmiş olmasıyla da ilgilenmiyordum. Ben yalnızca geleneksel, kolay ve güvenli tedavi yollarını öğrenmek istiyordum. Ve tabii rehberden memnun kalmazsam paramı geri alabilmek istiyordum. Sonuçta bu rehberin tüm beklentilerimi karşıladığını görüp satın alabilirim.
Siz de buna benzer pek çok rehber yazabilirsiniz. Tek yapmanız gereken bu konu üzerine biraz düşünmeye ve çevrenizdeki fırsatları görmeye başlamak.
Alternatif Düşünme Tarzı
Bazı satıcılar iyi bir ürün bulma konusunda çok daha iyi bir yol olduğunu söyler. Onlara göre çok para kazanmanın yolu, güncel trendleri önceden sezip yakalamaktan geçiyor.
Bu yolu seçecekseniz çoğu insanın haberdar olmadığı iki Google aracını kullanabilirsiniz. Birincisi www.google.com/trends adresinden ulaşabileceğiniz Google Trends; diğeri ise www.google.com/insights/search adresinden ulaşabileceğiniz Google Insights for Search. Her ikisi de ücretsiz olan bu araçlardan Google Trends internet âleminde konuşulan en güncel konuları ele alırken, Google Insights da bunların ne zamandır gündemde olduğunu ve dünyanın hangi bölgelerinde daha popüler olduğunu bildirir.
Burada da temel strateji, çok gündemde olan popüler bir şey bulmak ve o pazara yönelik bir ürün geliştirmektir. Bu yöntem doğrudur ve eğer adını verdiğim araçları kullanarak gerçekten gelecek vaat eden bir şey bulabilirseniz, bunun için çabalamakta fayda vardır.
Olabildiğince çabuk ve kolay bir şekilde size ufak bir ek gelir kanalı açalım ki, siz de arkanıza yaslanıp şöyle deyin:” Vay be, bu yöntem gerçekten işe yarıyor! Bu işi tekrar tekrar yapmak için sabırsızlanıyorum!”
Bana kalırsa çabuk ve kolay ek gelir elde etmenin en iyi yolu, aşina olduğunuz bir konuda bilgi temelli bir ürün geliştirmektir.
Böylece araştırma kısmına daha az zaman harcarsınız ve bu alanda kullanılan jargonu, efsaneleri ve sıkça yapılan yanlışları zaten bildiğiniz için ürünü geliştirmek çok basit bir iş haline gelir.
Ama yine de çok popüler bir konuda mükemmel bir ürün çıkararak tek seferde çok büyük paralar kazanma peşindeyseniz, size tavsiyem başlangıçta yaşayabileceğiniz olumsuzlukların cesaretinizi ve hevesinizi kırmasına izin vermemeniz. Ürününüzü geliştirip piyasada dikkat çekici hale getirmek zaman alabilir; bu da motivasyonunuzu azaltabilir.
Bu Tuzağa Düşmeyin!
Piyasada olan ürünleri incelemeden potansiyel bir ürün hakkında çok fazla heyecanlanmayın. Beni yanlış anlamayın, size tamamen keşfedilmemiş, bakir bir pazar bulmanız gerektiğini söylemiyorum. Daha önce piyasaya sürülen 315 rehber olmasına karşın, domates yetiştiriciliği konusunda farklı bir rehber hazırlayarak iyi para kazanabileceğinizi size anlatmıştım.
Söylemek istediğim, aklınıza bir ürün fikri geldiğinde, bu fikre zamanınızı ve emeğinizi harcamadan önce şöyle bir piyasaya bakınız. Her ne kadar pek ihtimal dahilinde görünmese de bir dikiş makinesi videosu hazırlamak için günlerce uğraştıktan sonra, piyasada böyle bir videonun olduğunu bilmek sizi pek mutlu etmeyebilir.
Böyle bir araştırmanın size iki faydası olacaktır. Birincisi, eğer tam olarak geliştirmeyi düşündüğünüz ürün zaten piyasaya sürülmüşse, bunu önceden öğrenerek boşa kürek çekmemiş olursunuz. İkincisi, potansiyel müşterilerinizin aradığı ve sizinkine benzer (kişiler hakkında bilgi edinir ve bu bilgiyi kendi ürününüzü pazarlarken kullanabilirsiniz. Mesela şöyle diyebilirsiniz:” Bu rehber, falanca marka dikiş makinenizi nasıl yeniden ayarlayabileceğinizi ayrıntılı bir şekilde açıklayan piyasadaki tek rehberdir. ”
Size yeni şeyler keşfetmeniz dileğimle